27 Ocak 2008 Pazar
Prensesim..
Bugün, yeni bir hayata adım atışımızın üzerinden tam bir yıl geçti. Günler, haftalar ve aylar; elele verip etrafımızda neşeyle dansettiler, güneş ellerini dizlerinin üzerine koyarak yanımıza oturdu, ay her gece gülümseyişimizi görebilmek için sabırsızlandı gökyüzüne tırmanırken.
Bugün, tam bir yıl önce bugün; geçmişimizde saklı bir fotoğraf albümlerimizin ilk sayfasına hiç ayrılmamak üzere yerleşti. Küçük, yürüdüğü her yere peri tozları serpiştiren bir kız çocuğu, kırmızı kazaklı ürkek bir çocuğun elinden tutuyor fotoğrafta, kim bilir ne güzel oyunlar oynuyorlar.
Bugün, sabah uyandığımızda bunun için bir gerekçe bulmaya çalışmak zorunda kalmayışımızın üzerinden bir yıl geçti. Hızla yol alırken parıl parıl geleceğimize doğru; seni her geçen saniye ile daha çok sevdim.
Gözlerine her baktığımda bir defa daha aşık oldum sana.
Elimi her tutuşunda, bana her gülümseyişinde içindeki hayat enerjisi ile bir defa daha hayran oldum sana.
Saçlarıma her dokunuşunla, beni daha konuşmadan anladığını gözlerinde her görüşümde, en sert fırtınalarda bile ruhunu kaybetmeyişine şahit olduğumda sana tekrar saygı duydum.
Seni çok seviyorum Ayçam, iyi ki varsın.
İlk yıldönümümüz kutlu olsun. Elin hep elimde olacak.
...
.
.
.
22 Ocak 2008 Salı
Kaç dünya var? / Kaç dünya yok?
Kaç kişi yaşıyor dünyada ? / Kaç kişi öldü?
Kaç kalp atıyor aynı anda şu an ? / Kaç kalp bir an daha atmaktan vazgeçiyor?
Kaç piyano tuşu var mevcut ? / Kaçına parmakların içinden duygular dokunuyor?
Kaç kişinin boğazı acıyor konuşurken ? / Kaç kişi bir kelime daha konuşabilmek için hayatını ortaya koyabilir?
Kaç kişi sigarasının dumanının karanlıkta kayboluşunu izliyor ? / Kaç kişi sıkıca sarılıyor üzerindeki battaniyeye etrafını saran ateşlerden korunmak için, ve bunların kaçı aynı anda ciğerlerine dolan dumanla ölümüne mücadele ediyor ?
Kaç kişi aşık ? / Kaç kişi yaşadığını hissediyor ?
Kaç kişi veremli bir albinoymuşcasına fütursuzca beyaz olan ekranına bakıyor ? / Kaç kişinin seyredecek bir kör duvarı bile yok ?
Kaç kişi yazabiliyor ? / Kaç kişi anlayabiliyor ?
Kaç kişi duyabiliyor ? / Kaç kişi konuşabiliyor ?
Kaç kişi takip ediyor dünya üzerinde olan biteni ? / Kaç kişi, hemen hemen her gününü hiçbir şeyi merak etmeden geçiriyor ?
Kaç kişi gündoğumunu görebildi bugün ? / Kaç kişi gündoğumuna onu denizin üzerinden görebilecek bir evi olmadığı sürece değer vermiyor ?
Kaç kişinin hayallerinde sadece arabalar var ? / Kaç kişi rüya görebiliyor hala ?
Kaç kişi sıçrayarak uyanıyor uykusundan ? / Kaç kişi gözlerini bile kırpmıyor üzerinde sallanan kabuslardan ötürü ?
İsis, yaşadı mı gerçekten ? / Osiris, hala arıyor mu parçalarını ? / Horus'un öfkesi dindi mi ?
Loki, konuşurken yere mi bakar ? / Odin, onu mu daha çok sevdi, yoksa Thor'u mu ?
Tanrı, var mı gerçekten ? / Ona bu soruyu sorma imkanımız olsa, ne cevap alırdık ?
Kaç kişi buzun üzerinde yürüyor şu an ? / Kaç kişinin teni çatlıyor güneşin kanser ışınlarından ?
Ben buradayım ya, orada biri var mı ? / Orada olan kişi, benim burada olduğumu biliyor mu ?
On yıl sonra, dünya hala olacak mı ? / Dünyanın adı ne ?
Sıcağı mı seviyor, yoksa soğuğu mu ? / Gülümsemek ister miydi, yoksa fırsatı olsa jenerasyonlar boyunca hiç susmadan ağlar mıydı ?
Marselyus'un adamları tarafından öldürülmeseydi, Sirakuzalı Arşimet dünyayı kaldıracak kaldıracı bulabilir miydi ? / Elimde olsa, ona verir miydim ?
Üzerinde Eureka!Eureka! yazan elyazmasını 1907'de istanbul'da ben bulsam, ne hissederdim ? / Kenarına yazılmış incil parçasını okuyabilecek kadar sabreder miydim ?
Haydi, her boku biliyorsunuz ya, cevap verin.
Kaç kişi yaşıyor dünyada ? / Kaç kişi öldü?
Kaç kalp atıyor aynı anda şu an ? / Kaç kalp bir an daha atmaktan vazgeçiyor?
Kaç piyano tuşu var mevcut ? / Kaçına parmakların içinden duygular dokunuyor?
Kaç kişinin boğazı acıyor konuşurken ? / Kaç kişi bir kelime daha konuşabilmek için hayatını ortaya koyabilir?
Kaç kişi sigarasının dumanının karanlıkta kayboluşunu izliyor ? / Kaç kişi sıkıca sarılıyor üzerindeki battaniyeye etrafını saran ateşlerden korunmak için, ve bunların kaçı aynı anda ciğerlerine dolan dumanla ölümüne mücadele ediyor ?
Kaç kişi aşık ? / Kaç kişi yaşadığını hissediyor ?
Kaç kişi veremli bir albinoymuşcasına fütursuzca beyaz olan ekranına bakıyor ? / Kaç kişinin seyredecek bir kör duvarı bile yok ?
Kaç kişi yazabiliyor ? / Kaç kişi anlayabiliyor ?
Kaç kişi duyabiliyor ? / Kaç kişi konuşabiliyor ?
Kaç kişi takip ediyor dünya üzerinde olan biteni ? / Kaç kişi, hemen hemen her gününü hiçbir şeyi merak etmeden geçiriyor ?
Kaç kişi gündoğumunu görebildi bugün ? / Kaç kişi gündoğumuna onu denizin üzerinden görebilecek bir evi olmadığı sürece değer vermiyor ?
Kaç kişinin hayallerinde sadece arabalar var ? / Kaç kişi rüya görebiliyor hala ?
Kaç kişi sıçrayarak uyanıyor uykusundan ? / Kaç kişi gözlerini bile kırpmıyor üzerinde sallanan kabuslardan ötürü ?
İsis, yaşadı mı gerçekten ? / Osiris, hala arıyor mu parçalarını ? / Horus'un öfkesi dindi mi ?
Loki, konuşurken yere mi bakar ? / Odin, onu mu daha çok sevdi, yoksa Thor'u mu ?
Tanrı, var mı gerçekten ? / Ona bu soruyu sorma imkanımız olsa, ne cevap alırdık ?
Kaç kişi buzun üzerinde yürüyor şu an ? / Kaç kişinin teni çatlıyor güneşin kanser ışınlarından ?
Ben buradayım ya, orada biri var mı ? / Orada olan kişi, benim burada olduğumu biliyor mu ?
On yıl sonra, dünya hala olacak mı ? / Dünyanın adı ne ?
Sıcağı mı seviyor, yoksa soğuğu mu ? / Gülümsemek ister miydi, yoksa fırsatı olsa jenerasyonlar boyunca hiç susmadan ağlar mıydı ?
Marselyus'un adamları tarafından öldürülmeseydi, Sirakuzalı Arşimet dünyayı kaldıracak kaldıracı bulabilir miydi ? / Elimde olsa, ona verir miydim ?
Üzerinde Eureka!Eureka! yazan elyazmasını 1907'de istanbul'da ben bulsam, ne hissederdim ? / Kenarına yazılmış incil parçasını okuyabilecek kadar sabreder miydim ?
Haydi, her boku biliyorsunuz ya, cevap verin.
Serters
Ta ki seslerin yükselmesinin hoşgörüleceği o son ana kadar
-ki zamanı geriye doğru yaşayanlar dışında herkes içindir söyleyeceklerim, onlar adımlarını geriye doğru atar, ve yüzleri önlerine dönük olursa ölürler-
yardım için ağlamak yok,
uzaklaşan gemilerin ardından bakarak hıçkırmak serbestse de
yapıldığı zaman kendini iyi hissetmeye yardımcı olduğu söylenemez.
-ki zamanı geriye doğru yaşayanlar dışında herkes içindir söyleyeceklerim, onlar adımlarını geriye doğru atar, ve yüzleri önlerine dönük olursa ölürler-
yardım için ağlamak yok,
uzaklaşan gemilerin ardından bakarak hıçkırmak serbestse de
yapıldığı zaman kendini iyi hissetmeye yardımcı olduğu söylenemez.
Yerel
Sis yere çamur gibi çöktüğü zaman korkması gerekir çocukların.
Ruhun berraklığını reddetmiş o mekruhluğun içerisine sızar günahlar günler ve geceler boyunca.
İsterse bembeyaz olsun kalbin;
yürümüyor musun dünya üzerinde, kafi,
ayağına bulaşacaktır.
Ve yerçekimi kurallarının yürürlükten kaldırılmasının tartışılmadığı bir dünyada
sözkonusu olan çamursa
hayatın ayaklarından başlar.
Ruhun berraklığını reddetmiş o mekruhluğun içerisine sızar günahlar günler ve geceler boyunca.
İsterse bembeyaz olsun kalbin;
yürümüyor musun dünya üzerinde, kafi,
ayağına bulaşacaktır.
Ve yerçekimi kurallarının yürürlükten kaldırılmasının tartışılmadığı bir dünyada
sözkonusu olan çamursa
hayatın ayaklarından başlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)