$2.99

20 Haziran 2007 Çarşamba

Yağmur sırtına ve arabaların sıçrattığı çamurla zaten sırılsıklam olmuş bacaklarına sertçe çarparken, gözünü açtığında ilk düşündüğü ağzındaki sigarasının nereye düştüğü oldu.

"Böyle güzel, güneşli bir günde yağmur biraz saçma oldu." diye düşündü donuklaşmış gözbebeklerini kafasını kıpırdatmadan ayışığınını yansıdığı vitrinlere çevirirken. Bir an zihninde yanan acı verici ışıkla birlikte sigarasını araması gerektiğini hissetti, parçalanmış ciğerlerine dolan hava canını yakıyor, içindeki boşluğu önlenemez bir şekilde doldurma isteği uyandırıyordu.

Boynunu kıpırdatmadan belini hareket ettirmeye çalışarak kendini biraz sürükledi, yere sımsıkı yapıştırdığı kolları kasılıyor, henüz birkaç dakika önce zeytin dalları gibi kırılmış kemikleri yerine oturarak eskisinden daha sağlıklı şekilde birbirine yapışıyordu.

"Münasebetsiz bir sıcak demek yaz." derken hırıldadı, yaklaşık bir buçuk dakika önce kırılmış boynunu geriye doğru atıp içinde asfalt bulunmayan temiz havayı içine çekti, eliyle burnunun hemen yanında yerde çiğnenmiş yapraklar gibi yatmakta olan cam kırıklarını ileriye doğru ittirerek "Oysa ne güzel böyle bir günde bile yağmur yağıyo r olması." dedi, sesi şimdi daha iyi çıkıyordu.

Tekrar güçsüzce düşürdü kafasını, şimdi boynunu da hissedebiliyordu. Gözlerini kapattı, vücudunu iyice kastı ve yaklaşık iki dakika önce kullanılıp atılmış kibritler gibi şekilsiz duran bacaklarını düzeltti. Tekrar ayağa kalkabileceğini, koşabileceğini ve kendisini tekrar boşluğa bırakmasını sağlayacak herhangi bir adımı atabileceğini hissetmesi tarifsiz bir keyfin tüm vücuduna yayılmasını sağladı.

Ayağa kalkarken göğsünü yokladı, yaklaşık üç dakika önce çarpmanın etkisiyle otuz sekiz yıldır sürdürdükleri kusursuz çalışmanın çok uzağına savrulan ciğerlerinin havayla dolduğunda insanların hayat dedikleri tatlı nefesi tüm damarlarına gönderebildiğini düşündü gülümseyerek.

Kafasını kaldırıp, kendisini yedinci katından boşluğa bıraktığı binaya baktı, hala hafifçe sarsılmakta olan zihniyle girişin nerede olduğunu hatırlamaya çalışırken onu gördü.

Sigarası, düştüğü yerden iki adım ötede, baharın tüm hışmıyla yağmakta olan yağmurun ortasında yerde yanmaya devam ediyordu.

"Yine de" dedi, "Hayatımda güzel şeyler de oluyor, sigaram hala sönmemiş."

Eskisinden daha sağlam olan bacaklarını bükerek yere eğildi, hiç böylesine kuvvetli hissetmediği kollarıyla sigarasını aldı.

Hürmüz'ün küresinin içinde yayılan karanlık gibi ciğerlerinin tüm kalelerini sert saldırılarla ele geçirdi sigara,

Ve çektiği ilk nefesle öldü yaklaşık dört dakika önce binanın yedinci katından atlayan adam.

Hiç yorum yok: