12 Ağustos 2006 Cumartesi
Forty-Four Turkish Fairy Tales [1913]
Sacred Text gezmekten son derece keyif alabileceginiz bir site. Tabii adi uzerinde, sacred konulara ilgi duyuyorsaniz.:)
Yukarida kapagini gormekte oldugunuz kitap, 1913 yilinda unlu Turkolog Dr. Ignácz Kúnos tarafindan derlenmis ve Turkceden Ingilizceye tercume edilmis. Kúnos 1870'de Budapeste'de kurulan Turkoloji kursusunun kurucularindan biri, saygin bir bilimadami.
Anadolu'nun cesitli bolgelerinden derlenen kitapta, 44 degisik peri masali bulunuyor; bunlarin arasinda "Gulen Elma, Aglayan Elma" gibi bizce de cocuklugumuz sirasinda dehsetle dinlenmis masallar da mevcut.
Firsat bulursaniz mutlaka bakmalisiniz, cunku sayfa aralarindaki illustrasyonlar insani dehsete dusurecek kadar guzel. Yakalayabileceginiz ilgi cekici detaylar da cabasi, mesela sozkonusu illustrasyonlarda kullanilan yazi tipi, bariz bir sekilde arabik bir font. Bununla beraber, kitabin girizgah bolumunde yazar kulturel altyapiyle ilgili bir cerceve cizerken, Turk inancina gore dogada bulunan kotu guclerin "Devler" olarak adlandirildigini; kitap icinde zaman zaman ayni anlama gelecek sekilde "Araplar" kelimesinin de kullanildiginin altini cizmis.
Turk kulturu uzerinde Ejderhalarin da iz birakmis oldugunu, kitap sayesinde daha ayrintili olarak gorebiliyoruz. Koçyiğit FRP'cilerimiz arasinda bu kavrami Tolkien'in yaratmis olabilecegini dusunenler oldugunu gozonune alirsak, ayrintinin onemi biraz daha net cikiyor ortaya.
"The Magic Turban, the Magic Whip and the Magic Carpet" isimli masalsa, ayri bir bomba. Basliktan anlayabilecegini uzere, klasik ucan hali geyigini icermekle birlikte, turban ve dev kavramlarina getirdigi bakis acisiyla ufuk aciyor. Merak edenler oykuyu soyle bir okuyup cizimlere bakarlarsa, turban diye insanlarin kafasina gecirilmekte olan kafesin eskiden nasil birsey oldugunu gorebilirler.
Bunun disinda, kitabin sonunda İngiliz okuyucuya yardimci olabilmek icin hazirlanmis bir Turkce sozcuklerin anlamlari kismi var ki, gercekten ilginc olanlara soyle bir goz gezdirebiliriz bence;
Aga = Officer, chief
Bey = Nobleman
Dervish = Mendicant monk [Bunu zaten Age of Empires sayesinde herkes ezberledi]
Houri = Large-eyed girl figuring in Paradise [Acaba yazar bu terimin buyuk gozlu kizlari kapsadigina nasil karar verdi?]
Kavedji = Coffee-maker
Madjun = Spell-food [Vay..Spell food demek, insanlar bosuna Bulent Arinc'in neden bu kadar macuna duskun oldugunu merak etmiyor demek ki..]
"Wallahi!" = "By God!"
Tuhaf degil mi ? By God, oyle !
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder