$2.99

12 Ağustos 2006 Cumartesi

Engin abi , bir bakabilir misin ?




Engin Ardıç, arkasından belki de en çok küfür edilen köşe yazarımız. Neden böyle bir muameleye maruz kaldığını anlamak güç değil:

Son derece sivri, yer yer kazık kıvamında bir üslup,

Sivrilikte üslupla yarışabilecek, hatta boynuz misali kulağı rahatlıkla geçebilecek fikirler,

Ciddi, bizim gibi bir cehalet toplumunda rahatsızlık vermesi gayet doğal deruni bir entelektüel birikim. [Senin dedigin gibi entel demedim dikkat ettiysen Engin abi]

Ve belki de bunlarla birlikte düşünüldüğünde en çok göze batanı, son derece "liberal" bir kariyer. [Kendisinin beni okuyor olması maillerime cevap vermesinden bile düşük bir olasılık ama yine de yazalım, umarım bana bu tanımlama için küfür etmez]

Star'daki haber sonrası yorumlarını, Cem Uzan'la olan yakın münasebetlerini [ki bu münasebeti kendisinin Cem Uzan hakkında söyledikleri dikkatle okunarak incelenmelidir] insanlar artık bunlar hakkında nefes tüketmekten sıkıldıkları için bir kenara bırakacak olursak kendisinin avam ve entelijansiya ile en büyük problemi, şeytanın avukatlığını yapmaya bayılıyor olması sanırım.

İsrail'in Lübnan'a saldırısı konusunda yaptığı ve çok konuşulan yorumları, bu soruna biraz daha yakından bakabilmemiz icin rahatlıkla mercek görevi üstlenebiliyor. Engin Ardıç, söylediği herşey aşağı yukarı doğru olmasına rağmen , fazla indirgemeci düşünmek gibi bir probleme sahip. Renkli kültürel hayatının verdiği birikim, insanlara yukarıdan bakmasına yol açıyor gibi, böyle olunca da zaman zaman bizi ne yazık ki kör ve salak zannetmekte.

Engin abi, tamam ne güzel söylemişşin;

"bütün arap ülkeleri ve iran, israil devletinin varlığını ve yaşama hakkını tartışma konusu yapmaktan vazgeçmedikleri ve iyi niyetlerini de kanıtlamadıkları sürece bu savaş bitmez. islam köktendincileri cihattan vazgeçip uslanmadıkları sürece de bu savaş bitmez. yahudi köktendincileri arap çocuklarına insan gözüyle bakmadıkları sürece de bitmez. son haftalarda olup bitenler, kendi başına bir savaş değil, büyük bir savaşın içindeki muharebelerden, hem de küçük çarpışmalardan biridir yalnızca."

Peki sayılan bu kriterler, savaşın sürmesinin yegane nedenler mi acaba? Zaman zaman büyük resmi göremediğimiz için bize sürekli giydiren, kazık kadar lafları acımadan sokuveren Engin abi, İslam ülkelenin yukarıda saydığı tutumları takındıkları anda "İtham Ediyoruz!" diyen aydınların yapamadıkları şeyin gerçekleşip, milyonlarca insanın sokağa dökülerek savaşı sona erdirmeleri için ABD'ye ve İsrail'e baskı yapacağına mı inanıyor? Eşyanın doğasına aykırı şeylerin gerçekleşmesine [köktencilerin akıllıca hareket etmesi gibi] bağlanan çözüm önerileri mi geliyor sadece bu güzide münevverimizin elinden?

Yukarıdaki paragraf, kendi içinde dahi çelişkiler mi barındırıyor, yoksa ben mi uyduruyorum ?

Yapma Engin abi, senin potansiyelin bu değil. Oynama bizlerle.

Ben sana güveniyorum.

Hiç yorum yok: