$2.99

26 Ağustos 2006 Cumartesi

Guns'n Fuckin' Roses!



Evet, artik aradan biraz zaman gectigine gore konserden aklimizda kalanlari yaziya dokebiliriz;

Axl'in ben ve bana benzeyen binlerce dostumu ( Onbinlerce demeyi cok isterdim tabii ) yeni dogmus birer bebek gibi kucagina alip, sirtimizi sivazlayip keyifle gazimizi almasinin uzerinden bugun itibariyle bir bucuk ay gecmis.

12 Temmuz sabahi , saat 07:10 gibi hala hayatta oldugumu farkederek ayaklandigim siralar, Syd Barrett'in vefat haberini dort gun gec almis rezil bir Floydian, bademcikleri minyatur birer bilardo topu kadar olmus bir grip magduru ve sayilan iki maddeye ragmen butun gun isleriyle tek basina ugrasmak zorunda kalacak olan beceriksiz bir personelden ibarettim.

Ve aksam saat dokuz gibi; Axl bizi bekliyor olacaktı.

Gunun nasil gectigini hatirlamiyorum; Sermaye Piyasalarında calisan bir insanin siradan is gunlerinden birini berbat parantezine alip degerlendirirseniz; iyi bir sonuca ulasacaginiza eminim.

Surune surune de olsa, kadim dostlarimdan biriyle konser alanina vardigimda saat yedi bucuga geliyordu; o sira yedigim halti benimle paylasmaya gonullu sadece birkac bin kisinin orada bulundugunu fark ettim. Bunlar da kendi iclerinde oynadiklari oyunlara gore degisik gruplara ayrilmislardi;

Taktiklari sari bilekliklerle ( ki onlarin aslinda kene tasmasi olduguna dair saglam duyumlar aldim ) sahne onunu domine etmis olan, Axl'in direkt olarak menzilindeki arkadaslar, biraya benzedigi soylenen tuhaf sari bir maddeden iciyorlardi. Cok eglendiklerini soyleyemem, hepsinin de yuzunde tuhaf birer ifade vardi.

Mora calan enteresan bileklikleriyle VIP'ler, her zaman olduklari gibi cok sıktılar. Kendileri icin konser alaninin iki yaninda hazirlanmis tribunlerde; bizden biraz yuksekte konser izleyecekleri; ve bu yukseklikten oksijen komasina girme ihtimalleri yuksek oldugu icin bol bol sigara ictiklerine sahit oldum. Nedendir bilmem, konseri plastik ucuz sandalyelere oturarak; durbunle izlediler. Bir Guns'n Roses konserinde uzerine oturulacak en iyi seyin sivri bir kazik oldugunu kendilerine kimse soylememis gibiydi.

Ve diger grup, ki bu benim grubum oldugu icin biraz iltimas gecmemi dogal karsilayacaginizi dusunuyorum; kollarina saatten baska birsey takmayanlar. Biz de kolumuza saatten, kafamiza da tokadan baska birsey takmayarak konser alaninda kuduz kopekler gibi dolastik durduk. Tuborg kizlarinin arkasinda tornado gibi kosturanlar kesin bizdendi, Sigara satan kizlar konusuna ise deginmek bile istemiyorum.

Bir alt grup izledik ki, hatirladigimda bile kan beynime sicriyor. Biz uzun sure sahneye baktik lakin ne yapmaya calistiklari hakkinda ne yazik ki bir fikir sahibi olamadik. Almanya'dan buraya HardCore yapmak icin geldiklerine inanamadim, gerci yaptiklari seyin HardCore'la da pek alakasi yoktu. Bir ara Ramones caldilar saniyorum, o sira da ben isemekteydim.

Benim icin marjinal faydalari sifir oldu kisacasi, cunku ben islik calsaniz bile kolaylikla iseyebiliyorum.

Inanmayacaksiniz ama, bu konser alaninda Axl'in biletin uzerinde yazdigi saatte cikacagina inanan, ve bu dogmatik-sacma-nedensiz-putperestce inanci gerceklesmeyince kizip yuhalamaya baslayan yuzlerce; ne yuzlercesi binlerce insan gordum. Kardesim, bu adam boyle bir b.k; ha siz zaten bu huylarina vakif degilseniz burada ne ariyorsunuz dediysek de dinletemedik. Yuhladilar, Axl da Immune to Yuh yapiya sahip bir insan oldugu icin, tum yuhlamalara ragmen saat 22:50 gibi sahne aldi. Acikca soyleyeyim, ben 22:30 gibi bekliyordum. Aradaki surede beklerken stresten ictigim sigaralarin nikotinlerinin mumkunse Axl'a girmesini gerekli mercilerden rica ediyorum.

Welcome to the Jungle, giris icin her zaman inanilmaz bir parca. Boyle bir sarkiniz varsa, giris icin sansinizi denemenize hic gerek kalmiyor. Netekim; Axl da turnenin onceki ayaklarinda yaptigini aynen uyguladi.

"You know where the Fuck you are?"

Ilk duydugumuz buydu, ve biz neyle karsi karsiya oldugumuzu biliyorduk.

Uzun uzun playlistten bahsetmeyecegim, nasil olsa ogrenmissinizdir. Nightrain'i cok guzel caldilar, bir de Paradise City'yi. Butun sarkilar guzeldi, sahnede Guns gibi bir grup oldugu muddetce kirktan az sarki caldiginizda asla tum fanlari mutlu edemezsiniz; o yuzden muskulpesent olmamanizi tavsiye ediyorum.

Axl iyiydi, hatta cok iyiydi, yok sesi gitmis, yok oraya kamyoncu g.tu izlemeye mi gidiyoruz seklinde yorum yapan arkadaslara kapak mahiyetinde sarkilarini da soyledi, dansini da yapti, geriden kosup sahnenin ucunda fren yapma hareketini de eksiksiz olarak basardi. Eskiden daha mi iyiydi acaba diyenler soyle bir buyursun;



Tamam ben de bu adami boyle izlemek isterdim; ama sene 1992, ya bana deseydi "Ulan o zaman sen buraya neden 10 yasindaki halinle gelmedin?" Sebastian Bach boyle merakli bir ablamiza "Seni de on yil sonra gorurum" seklinde bir ayar vermisti, hatirlatmayi bir borc olarak bilirim. Insanlar bazen bazi seyleri geride birakmalidir, nasil artik metalciler bile seksenlerde oldugu gibi pespaye giyinmiyor, kendi iclerinde elit-les-bitli-deli metalci gibi gruplara ayriliyorlarsa, bu adamlar da degisiyorlar. Axl istedigini yapmakta serbest benim gozumde, benim icin Paradise City soyledi mi soyledi, butun gece oradan oraya kosturup mikrofonla kendi etrafinda dondu mu dondu.

Olay bitmistir diyor, ve sahnede yer alan uc gitariste soyle klavyemin ucuyla deginiyorum.

Robin Finck, sana hicbir sey demiyorum. Sen boyle gidersen kendi basina gelmis en kotu sey olacaksin zaten. Bir de, o kirmizi coraplari cikar da adama don; senin bu gruba, bu seyirciye yaptigini Buckedhead yapmadi be.

Bumblefoot, biraz daha ucuncu gitarist gibi takildigi icin, ne haltlar karistirdigini cok anlayabildigimi soyleyemem. Dont Cry sirasinda o ucubik gitarini bozmasa, eglenceli birsey izliyorduk ama orasi kesin. Ben kendisini begendim.

Ve Richard Fortus; kesinlikle bu uclu icerisinde konserde Guns gitaristi tanimlamasini en cok hakeden adamdi. Gitari calmak yerine dovmeyi, tokatlamayi, kafasina kafasina vurmayi tercih etmesine ragmen, her haliyle Finck'in telleri titretmesinden cok cok iyi isler yapti. Bravo, helal olsun diyoruz.

İzzy vardi bir de derseniz terslerim; Izzy oralara kadar bize endamini gostermek icin gelmis. Ya Axl ile hala aralari cok ciddi bozuk, para icin kicinda geziyor, ya da bu turne adami cok yordu ( ic sesim nesine yoracak lan, iki sarki caliyor zaten diyor ) bilemiyorum ama, bitse de gitsek modundaydi sadece. Yine de saygilar, sapkasina da, siyah gitarina da hastayiz.

Konser bitti, bis yapildi; bis bitti. Hala bekleyen insanlar gorduk etrafimizda. Ya, ikinci bis olmaz, olmayacak, asla olmamis; bu adamlarin dini inanislarina, karakterlerine, Axl'in fitratina aykiri ikinci bis dedik. Yine dinletemedik, bize sadece DenTur'un sandal bozmalarina oturup vay be demek kaldi.

Guzel geceydi. Bana hasta halimle "Gidecek misin bu halde?" diyenlere "Manyak misiniz?" dedirtti ya, o bile yeter.

Bir daha gelsinler, tek basima olsam yine giderim.

Hiç yorum yok: